Arabanın bulunuşu, tekerlekle hayvan gücünün
birleştirilmesi fikrinden doğdu. İnsanlar hayvanları evcilleştirdikten
sonra yüklerini İkin hayvanın sırtına, sonra da hayvanların iki
yanından arkaya doğru uzatılan iki sırığın üstüne koyarak
taşırlardı. Zamanla bu iki sırığın altına dingil ve tekerlek konarak
araba icat edildi. Arkeolojik araştırmalar ilk arabaların M.ö.
3500 yıllarında Mezopotamya'da kullanıldığını gösterir. Arabanın
savaş aracı olarak kullanılması ise M.Ö. 2500 yıllarına rastlar.
<table style="border: 1px dotted rgb(192, 192, 192);" width="150" align="left" border="0" cellpadding="0" cellspacing="1"><tr> <td> </td> </tr> </table> |
|
Araba M.Ö. 1500 yıllarında
Anadolu'da, 1000 yıllarında Ortadoğu'da yaygın olarak kullanılmağa
başlamıştır. Hitit, Sümer, Mısır, Asur ve Eski Yunan
uygarlıklarında iki tekerlekli/arkası açık arabaların savaş ve
av arabası olarak kullanıldığı görülür.
Araba XIX. yüzyıla kadar insanların ve yüklerin taşınmasında
kullanılan tek araçtı. Bu yüzyılda yeni icatlar, taşıma
işini başka yoll arla karşılama olanağını sağlıyor, önce buhar ve elektrikle, sonra da benzinle
işleyen yeni motorlu araçların yapımı arabanın kullanım alanını azaltıyordu.
Türkiye'de taşıma aracı olarak araba geniş bir kullanım alanına
sahipti. Binek arabası, Osmanllarda yalnız padişah,
şeyhülislâm ve kazaskerleı in kullandığı bir araçtı.
Bunun dışında dışarıya giden elçilere de araba verilirdi.
*Tanzimat'tan sonra diğer seçkin kişiler de araba sahibi
olabildi ve kira arabaları kullanılmağa başladı. İkinci Meşrutiyet'in
ilânına kadar bir erkekle bir kadın birlikte arabaya binemezdi.
Fayton, yaylı, kupa eskiden kullanılan binek arabaları arasındadır.
Fayton bugün genellikle sayfiye yerlerinde (özellikle,
İstanbul'da Büyükada, Heybeliada) gezinti aracı olarak
kullanılır.