Kriz için çaresiz öneriler! Bakın yemin ediyorum, biraz parası olan için tam araba alacak, gardırop düzecek zaman! Birkaç sene önce, ayıptır söylemesi, 25 bin 'yetaleye' aldığım arabanın sıfırı şu anda 18 bine satılıyor.
Ne şaşırdınız? Ferrari mi bekliyordunuz benden? Araba ve cep telefonuna merakım yok ve bu hususta ailem tarafından genellikle cimrilikle suçlanırım, evet. Beni böyle kabul edin! Ayrıca aynı dönemde gerçekten beğenip pek özendiğim arabanın 130 bin euro olduğunu öğrenince, (ki İstanbul'un merkezinde iki oda, bir salon lüks daire var o paraya!), otomotiv endüstrisine gıcık olup bu 25 bin 'yetaleliği' tercih etmiştim, o da ayrı hikaye. Üç yıldır tık demedi kendisi, çok az yakıyor, şahane araba, gayet de memnunum. Bu konuyu kapatmak istiyorum! Asıl mevzu şu, o 130 bin euro'luk da düştü 90 bine. Alacak mıyım? Yoo. Bilgi veriyorum size.
'Meraklısı şimdi kapsın,' diyorum yani.
Gardırop konusu örneğin. Geçen gün vitrinde bir etek beğendim. İndirim yüzde 50, bilmemne kartı olunca yüzde 20 daha, zıttırıpıt indirimi yüzde 10, hava soğudu indirimi yüzde 5, ben san'atçıyım diye biraz daha derken, 400 kağıtlık etek indi 95'e! Yanında hediye çeki verdiler, onunla da bir pijama aldım çıktım! Neiman Marcus denen havalı Amerikan mağazası, bir tür Harvey Nichols diyelim, tarihinin en kara günlerini yaşıyor anladığım kadarıyla. Arada bir internet sitesine girip sezonda neler var diye bir göz atarım. Bu ay indirim ayıydı.
800-1000 dolarlık Valentino, Pucci, Missoni vesaire elbiseler, inmiş 100-200 dolara! Yanında da hediye çanta, tişört filan veriyorlar! Alışveriş niyeti olan için klasik modellerden seçip 10 yıllık gardırop düzecek zaman.
Tam kadın sohbetine girdim değil mi? Alın size Amerika'da son günlerin en popüler kadın sohbeti.
[url=http://arama.sabah.com.tr/arama/arama.php?query=New York]New York[/url] Times'da en çok e-mail olarak gönderilen makalelerin ikinci sırasında geliyor. Konu şu: Acaba makarna haşlarken bütün tencereyi doldurmayıp, alışık olduğumuzun yarısı kadar su kullansak ve bu, tüm Amerika çapında yapılsa yılda ne kadar enerji ve su tasarrufu yaparız? Acıklı değil mi? Refahın merkezi Amerika'da ev kadınları makarna haşlama suyunun maliyetini hesaplama noktasına geldiler ekonomik buhran sayesinde! O kadar Amerikalının haftada ortalama bir kere pişirdiği makarnanın bu yolla sadece elektrik tasarrufu milyonlarca dolar ediyormuş. Üstelik makarnanın az miktardaki suyunda daha yoğun irmik unu olduğundan, bu, sosun içine koyularak, daha lezzetli ve besleyici bir yemek elde edilebiliyormuş! Geçen gün ödül alan genç mucit kızımızın çok daha gerçekçi fikri geldi aklıma. Diş fırçalarken macunu köpük olarak kullanma projesini geliştirmiş ve 90 milyon su tasarrufu öngörmüş. Harika bir şey.
Amerikalı kadınların makarna suyu 'procesine' gelince, kıyamam ayol! O kadar tatlılar ki. Saça fön çektirmeye giden haftalık elektriğin bu makalede hiç bahsi geçmiyor mesela! Ama yine de iyi niyeti takdir etmek lazım. "Dünyayı kadınlar yönetseydi bu gezegen savaşsız bir yer olurdu," filan deniyor ya. Oradan aklıma geldi.
Aynı Amerika, dünyada savunma harcamasına en çok para ayıran ülke. Kişi başı yıllık 1460 dolar! Yani Amerika silaha para harcamasa, orta direk dört kişilik Amerikalı bir aile, makarnasının suyunu düşünmeyi bırakın, aylık artı 500 dolar geliriyle, arzu ederse her makarnaya havyarlı sos yapabilir! Dünyada her yıl savunma harcamalarına, 2000'li yılların başı rakamlarıyla 850 milyar dolar civarı bir para gidiyor.
Şimdi diyeceksiniz ki, yani dünya ülkeleri birbiriyle kavga etmeyi bıraksa, açlık maçlık, kriz, hatta hastalık bile kalmayabilir.
Ama işte, öyle olmuyor. Bunu söyleyen saflara da en iyi ihtimalle 'idealist' deniyor.
Siz yine makarnanın haşlama suyunu azaltın derim. Kâr kârdır ne bileyim... 2